Monday, February 4, 2008

Hillary Clinton's Turkish Connection: Celebi , Producer Of Anti-American film 'Valley Of The Wolves'

Below please find a translation of an article about Celebi, who has raised over $100,000 for Clinton and was one of the producers of the anti-American film Valley of the Wolves.


Clinton'ýn Türk danýþmaný: Ermeni açýklamasý politik bir taktik
The statement on the Armenian genocide is a strategy to gain support.
Nafiz ALBAYRAK/ NEW YORK, (DHA)

ABD'de 2008 Baþkanlýk seçimlerinde yarýþan eski 'firstl lady', Demokrat Partlili baþkan adayý ve New York Senatörü Hillary Rodham Clinton'ýn kampanya danýþmanlarýndan Mehmet Çelebi, Clinton'un 'Sözde Ermeni soykýrýmýný tanýyacaðý' yönündeki açýklamalarýn, politik taktik olduðunu belirtti. Ayný zamanda Baþkanlýk Finans Komitesi Bölge Eþ Baþkanlýðý görevini de yürüten Çelebi, Türkiye'nin bu konuda kaygý duymasýnýn yersiz olduðuna deðinerek, Clinton'un sözlerinin 1.5 milyon Ermeni asýllý Amerikalý'nýn yaþadýðý ve baþkanlýk yarýþýnda önemli oy potansiyeline sahip olan California eyaletinde yapýlacak ön seçim öncesinde atýlmýþ bir adým olduðunu vurguladý.
Clinton's consultant Celebi says that the "alleged armenian genocide acknowledgement" statement by Clinton is only a tactic to gain support from the Armenians. It was a step towards potentially gaining the support of nearly 1.5 armenian voters and citizens.

Baþkan adaylarýnýn, seçim kampanyalarýna katýlmada ABD'de yaþayan Türk toplumunun yeterince katýlým göstermediðini dile getiren Çelebi bazý gazetecilere telefonla yaptýðý açýklamada, Ermeni asýllý Amerikalýlar'ýn sözde soykýrým tezine sahip çýktýklarýný ve seçim kampanyasýnda da etkin bir rol aldýklarýný söyledi. Clinton'un açýklamalarýnýn kaynaðýnýn bu etkinlik olduðuna deðinen Çelebi, ABD'de baþkanlýk için yarýþan tek kadýn aday Clinton'un, Türkiye, bölge ve ABD için bir þans olduðunu belirtti. Çelebi, þöyle dedi:

"Çok çekiþmeli bir baþkanlýk yarýþý var. Seçim çok yakýn. 5 Þubat'ta Ermeniler'in aðýrlýklý olarak yaþadýðý Califorina'da bir ön seçim yapýlacak. Buradan çýkacak toplam delege sayýsý baþkan adayýnýn kim olacaðýný belirleyecek delegelerin yüzde 28'ine denk geliyor. Yani California'yý kazanan bir anlamda seçimi de kazanacak. Burasý o kadar önemli ki, kalan 25 milyon dolarýmýzýn 7 milyon dolarýný her hafta buradaki seçimi almak için harcýyoruz, geri kalan parayý 21 eyalette kullanýyoruz. Bir milyona yakýn Ermeni'nin yaþadýðý, Türkler'in neredeyse hiç varlýk göstermediði bir yerde bir baþkan adayýnýn nasýl bir tepki vermesini bekliyorsunuz?'' Ermeniler'in eski ABD baþkanlarýndan Jimmy Carter'dan beri tüm baþkan adaylarýna formlar göndererek Ermeni soykýrýmý konusunda neler düþündüklerini sorduklarýný anlatan Çelebi, ilk kez bu kadar ayrýntýlý bir formun geldiðini, sadece Ermeni soykýrýmý deðil, Azerbaycan ile iliþkiler, hatta Darfur soykýrýmý meselesinin bile gündeme getirildiðini kaydetti. Clinton'ýn buna cevabýný, "Her baþkan adayýnýn verdiði cevabýn aynýsý olarak'' niteleyen Çelebi, "Clinton ailesinin Türkiye'yi sevmesi konusunda kimsenin hiç þüphesi olmasýn. Türkiye'nin içi rahat olsun. Biz rüyamýzda Türkiye'yi bu kadar seven bir baþkan adayý bulamayýz. Baþkanlýk öncesi Türkiye'yi iki kez ziyaret eden baþka bir baþkan adayý gelmiþ deðil'' þeklinde konuþtu.
Celebi says the presidential primary election is coming in California, a place where there are nearly a million Armenians, and Turks seem non existent. He talks about the Armenians preparing presidential questionnaires - and the questions involved not only the Armenian genocide, but US Azeri relations, the genocide in Darfur. Celebi claims Clinton told her that Turkey should not doubt their love for Turkey and Turkey should rest assured. And that there has been not US president that has had such as close relationship and visit Turkey so much.

Amerikan siyasetinde etkin olmanýn yolunun seçim kampanyalarýna hem parasal olarak destek olmak hem de aktif olarak çalýþmadan geçtiðini vurgulayan Çelebi, ABD'deki Türk toplumunu bu konuda eleþtirdi. Bu konuda bir þeyler yapmak isteyenler olarak yalnýz býrakýldýklarýný dile getiren Çelebi, "ABD'daki varlýðýmýz birkaç insanýmýzýn sýrtýnda. Bu haksýzlýktýr. Eðer Amerika'da yaþayan her Türk senede 100- 200 dolar maddi katký yapsa, ayda bir saatini bu ise ayýrsa bizim de durumumuz böyle olmaz. Clinton'ýn açýklamasýnýn ardýndan yüzlerce telefon ve e- mail geldi. Hep hayal kýrýklýklarýný anlattýlar. Ama ben 8-9 tane para toplanan toplantý yaptým. Beni arayan, sitem edenlerin neredeyse tamamý o kadar ýsrarýma raðmen gelmemiþti, katký yapmamýþtý. Zamanýnda nerelerdeydi bu insanlar da þimdi gelip hesap soruyorlar? En az arayanlar ise bizzat katký yapanlar oldu. Onlar iþlerin nasýl yürüdüðünü iyi biliyor. Ben 100-150 bin dolar toplamak için Türkler'in dýþýndaki çevremi aramak zorunda kaldým. Ermeniler bir gece yapýyorlar milyonlarca dolar topluyorlar. Siz bir siyasetçi olsanýz hangisini tercih edersiniz. Bu sýkýntýyý sýrf ben deðil, can-ý gönülden çalýþan onca Türk-Amerikan dernekleri de çekmektedirler. Biraz da iðneyi kendimize batýrmamýz gerekir'' dedi.
In the US, in order to have a significant effect in politics, one must contribute both personal time and money. Celebi speaks out to the Turks in the US, saying that they are few but if each turk would contribute $100-200 a year, and spends one hour a month, our status would not be this bad. After Clinton's statement, we recieved hundreds of emails and phone calls. Where were these people when they could have helped and now they are expecting answers. However, i organized 8-9 fundraising meetings. in order to raise 100-150 thousand dollars, i was forced to expand into my non-Turkish circles. Armenians raise millions in one night.

Eski Baþkan Bill Clinton ile 29 Ocak Salý günü bir araya geleceklerini, ardýndan yine bir para toplama toplantýsý yapacaklarýný ifade eden Çelebi, "Bakalým kaç tanesi gelecek?'' diye konuþtu.
In planning a meeting with former president Bill Clinton, Celebi is wondering how many people will actually show up?

Türk-Amerikan toplumunun bu konuda çok fazla söz söyleme hakký olmadýðýný savunan Çelebi, siyasi yarýþlarda etkin olarak çalýþýlmadýðý sürece siyasette de etkin olunamayacaðýnýn altýný çizdi. Çelebi, þöyle devam etti:

"Türkiye düþmanlarýnýn sihirli sopalarý yoktur, etkin olmanýn bir tek yolu vardýr bu ülkede, o da maddi ve þahsi destektir, ikinci bir yol yoktur. Burada yasayanlar olarak hepimizin sosyal sorumluluklarý bulunmaktadýr, hele bu kadar aktif hasýmlarýmýz varken, ve maalesef tüm yük duyarlý olan bu az kiþilere, devletimize ve Türk halkýna kalmaktadýr ve bu bence büyük adaletsizliktir. Bu Milli bir meseledir, milli bir mücadeledir-bu bizlerin ve çocuklarýmýzýn geleceðidir. Biz bu sorumluluðu yerine getiremediðimiz için Sayýn Cumhurbaþkanýmýz Gül, Baþbakanýmýz Erdoðan ve Bakanlarýmýz buralara kadar gelip bu konuyu savunmak zorunda kalmaktadýrlar. Türkiye'yi meþgul eden onca önemli problem varken devlet büyüklerimizin herþeyi býrakýp bu konuyla ilgilenmek zorunda kalmasý yazýk deðil mi?.''
Celebi is saying that it is a shame for the Turkish community to be so inactive. Its because of our inactivity that Gul, Erdogan and others have to come to the US in order to deal with these issues. Considering there are many important issues in Turkey, isnt it a shame that our leaders should have to leave everything in their homeland and come here to deal with these issues?

No comments: